PKK ve türevleri, Öcalan şahsında şekillendirildikleri için, devletin tek muhatabı Öcalan’dır. Zaten başka aktörler devreye girse bile sonuçta sadece Öcalan’ın dediği olacaktır. Sürece dâhil olmak isteyenlerin hepsi de, son sözü Öcalan’ın söyleyeceğini çok iyi biliyorlar. Madem tek söz sahibi Öcalan’dır, o zaman bırakın da MİT-Öcalan istediği gibi görüşüp anlaşsın ve bu kirli savaş bir an evvel bitsin…
Devlet, yarattığı ve Kürdlerin başına bela ettiği canavardan kurtulmak istiyorsa, buna karşı durmak devletten çok devletçi, Apoculardan çok Apocu olmayı gerektirir.
↧
Bu Savaş Bitmelidir!
↧
Kelebeklerin Dili
Özelde Kürdistan'da, genelde ise yaşadığımız diğer ülkelerde yapacağımız en önemli şey şudur: "Bir tek nesli özgür yetiştirmek!" Özgürlük nedir peki? İtirazın yadırgandığı, itaatin yüceltilip kutsandığı toplumlarda bu sorunun cevabını kim verebilir ki? Lidere itaat, şeyhe itaat, hocaya itaat, karıya itaat, kocaya itaat!.. Ha babam itaat! Öyle olunca özgürlüğün bir anlamı kalmıyor ki! Değil bir ülkenin özgürlüğü, bireyin bile özgürlüğü kalmıyor.
↧
↧
İslam Ve İslamcılık Üzerine
İslamcılık yapanlarda görülen en bariz davranışların başında şunlar gelir:
Allah’tan daha çok Allahçılık ve Peygamberlerden çok Peygambercilik yapmak, Allah’ın ismini kullanarak insanları tek tipleştirerek düşünmekten ve kendini gerçekleştirmekten alıkoymak, hiyerarşisi olan hegemonik dini darlığın, din üzerinden dini kullanarak insanlara yönelik sömürge oluşturmak.
↧
Baki Karer: Çatışmasız Bir Ortama Doğru
Gerek Kandil ve gerekse de BDP içinde ulusalcı takımın arkasında sürüklenen kanad, süreci baltalamak için kısa aralıklarla başvurduğu 'ince ayar'ların hiç birinde başarılı olamadı. Bunların takoz koyma eylemlerine inatla devam etmeyeceklerine kimse garanti veremez. Ama her şeye rağmen, kaçırılan memur ve askerlerin geri verilmesi, bu kanadın epeyce gücünün kırıldığını göstermekte. Bugünden sonra 'ince ayar'larına ne tür oyunlarla devam ederler bilinmez ama cesaretlerinin epeyce kırıldığını söyleyebiliriz. Mevcut ortamın başarıyla devam ettirilmesinde halkın desteği çok önemli. Halk bu desteği yeterince vermektedir. Ne tür provokasyon gelişirse gelişsin, halkın verdiği destek temel alınmalı.
↧
Final Newrozu ve zafer mi ?
Söz konusu sömürgeci inkâr ve ilhak politikaları kaldırılmadığı ve hali hazırda Kürdistan’daki sömürgecilikten vazgeçilmediği sürece insanlar öleceklerdir. Bu gerçekliği görmeyenler ve geçmişi unutanlar , geçmişte yaşananları tekrar tekrar yaşayacaklardır.
İşte biz sorular sorarken, geçmişi dile getirirken, onu unutmadığımızı ve tekrar yaşamak istemediğimizi anlatmaya çalışıyoruz. Meramımız budur, yoksa savaş sevdalısı değiliz, savaşın dünyada canlılar tarafından yapılmış ve halende yapılan en kötü eylem olduğunu hep söylemiş ve yazmışımdır.
↧
↧
Newroz 'Nevruz' laştırılamaz!
Newroz, baskıya, zulme karşı bir direnişin ve bu direniş sonunda elde edilen zaferin, özgürleşmenin simgesidir. Dehaq şahsında zalimlere karşı bir duruşu ifade eden Newroz, yeni yetme bir Dehaq’a adanarak Kürdlere yabancılaştırılmaya çalışılıyor.
Tüm Kürdistani değerleri, ulusal simgeleri etkisiz kılmak işgalci devletlerin en büyük amacı iken, işgalcilerin başaramadığı görevi devralan PKK, Ala Rengin yerine kendi bez parçalarını ve Dehaq’ın posterlerini ikame etmeye; Newroz’u “NEVRUZ”laştırmaya çalışmaktadır.
↧
Siverek Newroz Nostaljisi
1979 Newroz'u ise 25 yıl sürecek olan bir suskunluğun arifesidir.Bu tarihten sonra tırmanışa geçen Siverek Olaylarında fikirsel tartışmaların yerini silah,hoşgörünün yerini kamplaşma alacaktır.Bu olayların sonucunda ölüm bilançosu resmi olarak 600 kişi (örgütlü yurtseverler ve halktan insanlar), Siverek’te bir kaos, bu kaos ve şiddet Siverek’in nüfusu 60 binden 29 bine inecektir.
↧
Manda Yuva Yapmış 'Söğüt' Dalına!
Daha Demokratik Özerklik, Ontolojik Cumhuriyet, Ekolojik Formasyon, Farmakolojik Meditasyon terimlerinin ne anlama geldiğini öğrenmeye çalışıyorum.
Literatürde yok bunlar!
Bunları bir sökeyim hele...
Hayırlısıyla önümüzdeki 15-20 yıllık süreçte Demokratik Modernite'yi çözersem konuşacağım.
↧
Devletin Soytarısından Tarihi(!) Açıklama
Ulus devlet, yani kürd devleti olmamalıdır;
Türkiye'nin birlik ve bütünlüğü korunmalıdır;
Artık devlete karşı silahlı mücadele olmamalıdır;
Türkiye ve diğer sömürgeci devletlerle Kürdlerin bir sorunu yoktur; tek sorun emperyalistlerdir:
Yeni ve büyük bir Türkiye yaratmak için hizmete hazır hazırım…
Evet devlet açısından bakıldığında bu tarihi bir adımdır ama Kürdler açısından tarihi bir trajedidir kuşkusuz…
↧
↧
Amed Newroz'u; Ölüm Ve Diriliş
Kürdistan’da devletin yerel temsilcileri Apocular ve destekçileri ile Ulusal Sorun'a duyarlı kesimlerin ayrışması başlamıştır. Kaçacak yer ve siyaset cambazlığıyla her tarafa oynama dönemi kapanmıştır. Ya apocularla birlikte devletin hizmetçiliğini yapacaksınız ya da onurlu bir gelecek için Ulusal Demokratik Güçler'le birlikte hareket edeceksiniz!..
↧
BDP'de Bayrak Soytarılığı Devam Ediyor!
Kürd olmayanların Kürdler adına konuşmasının moda olduğu bir dönemde, Kürdlükle, Kürdistanlılıkla hiçbir ilişkisi olmayan Nursel Aydoğan da modaya uydu ve bütün Kürdler adına Başbakan Erdoğan’ın kaygılarını giderdi.
Aydoğan, “Kürt halkı, bayrağa olan saygısını, tek bayrak konusundaki yaklaşımını hiçbir zaman değiştirmedi. Cumhuriyetin kuruluşundan ve günümüze kadar Türkiye Cumhuriyeti'nin bayrağını kendi bayrağı olarak benimsedi. Bayrağımız birdir. Bayrak konusunda Kürt halkının bir sıkıntısı yok, hiçbir zamanda olmamıştır. Başbakan'ın da bu konuda kaygı duymasına gerek yok” dedi…
↧
Kemalizm'e Yeşil Kılıf Mı?
Kürdler, Kürdistan coğrafyasında kendini temsil bir parlementosu olacak mı? Kürdler, yeni yapılacak Anayasada, Irak'ta yapılan Anyasa gibi Kürdler kurucu asil unsur olarak tanımlanacak mı? Kürdler, Türklerin olduğu gibi kendi Kültürlerinin gelişimi için, dilin öğretilmesi için bütçeden destek alacaklar mı? Kürdler uluslararası alanda kendi kültürlerinin tanıtılması devlet destek sunacak mı?
Yoksa, şimdiye kadar olduğu gibi Kürdler üçüncü sınıf kalite muamelesi mi görecek?..
Benim bile bildiğim kadarı ile "KARDEŞLIK" yoldaşlıktan da daha mübarek ve azizdir..
↧
Beklenen Karar: PKK Ateşkes İlan Etti!
Karayılan, "21 Mart’tan bu yana ve bundan sonra biz hareket olarak, KCK, PKK ve HPG olarak resmi ve açık bir şekilde ateşkes ilan ediyoruz" dedi.
Karayılan geri çekilme konusunda da, “eğer Türk devleti, hükümet ve parlamento sorumluluğunu yerine getirir ve geri çekilmeye ilişkin gerekli kararları alırsa, gerekli komisyon ve kurumları oluşturursa, geri çekilmenin zeminini eğer oluşturursa biz onu da yerine getireceğiz. Şimdi bu zeminin oluşturulmasını bekliyoruz.” Dedi..
↧
↧
Benim Annem Kürd'dü!
Baksanıza, Misak-ı Milli'den söz ediyor, Cellâdını yücelterek, acizliğini örtmeye çalışıyor biri... Tıpkı, kadınları yücelterek ne "kaddar" erkek olduğunu ispatlamaya çalışan erketeler gibi! Yetmiyor... Kanlı bir bayrağı övüyor onun Terekemeleri. Hem de amcamı Veysel Karani'de kahpece vuranların apoletindeki kanlı bayrağı! Ne ayıp!
↧
Benim Annem Kürd'dü!
Baksanıza, Misak-ı Milli'den söz ediyor, Cellâdını yücelterek, acizliğini örtmeye çalışıyor biri... Tıpkı, kadınları yücelterek ne "kaddar" erkek olduğunu ispatlamaya çalışan erketeler gibi! Yetmiyor... Kanlı bir bayrağı övüyor onun Terekemeleri. Hem de amcamı Veysel Karani'de kahpece vuranların apoletindeki kanlı bayrağı! Ne ayıp!
↧
Harem Kontesi'nin Ahlak Kriterleri...
Devlet ve PKK ortak yapımı Harem’lerde birçok nitelikli kadın onurlu duruşunun bedelini hayatıyla öderken, Harem(ler)den diploma alan Kontesler ise, hem devletin hem de Öcalan’ın en güvendiği elemanlar olarak piyasaya sürülüyorlardı ve çeşitli sıfatlarla, mevkilerle ödüllendiriliyorlardı.
İşte bu diplomalı Kontes’lerden biri olan Aysel Tuğluk, çıkıp Kürdlere ahlak dersi verebiliyor ve ahlak ile devletçi olmak arasında zorunlu bir bağ kurabiliyor…
↧
Wateya Helwesta A. Öcalan
Niha Ocalan, devji projeyên xwe yên di bin konsepta Ergenekon`ê de berada, dest bi parastina projeyên AKP û MIT û Cemaeta Gulen yên ku ji “Senteza Turk-Îslamê” pêktê dike û li ser navê tirkên nîjadperest ku di xeyala ji nû de avakirina “Împaratorîya Neo-Osmanî” de ne, Ocalan silavên xwe ji Fethulah Gulen re dişîne, daxwîyanîyên xwe bi Şerê Çanakkale, “Şerê Rizgarîyê” dixemilîne û armanca “Mîsak-i Mîllî” dide ber gelê Kurd. Ji bo ku bibe çeşnî jî vê carê têgeha “Demokratîk Modernîte” davê meydanê.
Ocalan, niha li ser navê ”Biratîya Îslamê” û li gor fermana ”Meclîsa Bilin” (TBMM) ya Tirk dev ji şer berdide û bi birayên xwe yên Tirk re li hev dike.
↧
↧
PYD-ê bi navê gerîla Pasdarên Îranê anîn Kurdistana Sûriyeyê
Hêzên çekdar yên pêşmergeyên El-Partiyê ko bi navê Yekîneyên Kurdistanê kar dikin li du-sê cihan rûbirûyê Pasdarên Îranê dibin û fêm dikin ko ew ne gerîlayên PYD-ê ne.
Piştî kuştina hinek Pasdaran dewleta Îranê gelekê aciz dibe û ji Yekîtiya Niştimanî ya Kurdistanê dixwaze ko nehêle pêşmergeyên El-Partiyê êrişî Pasdaran bikin. YNK jî dibêje El-Partî nêzîkî PDK-ê û ji PDK-ê bipirsin.
↧
Dema pîvan berjewendiyên netewî be
Em hemî dizanin çi di nav dewleta Tirk de, çi nav PKKê de, bazirganên şer ev pêvajo sabote kirin. Dewleta kûr heta niha jî naxwaze gavek ji bo sekinadina şer bî avêtin. Şer bisekinê xwîna di rayên wan de diherike disekine û ew jiyana xwe nikarin berdewam bikin.
Divê di vê qonaxê de mirov bikaribe pêvajoya ku destpêkirî bi nav bike û li gora wê gavan bavêje, dê perspektîfên siyasî berfirehtir bike.
↧
Kim Kimi Sattı?!
Kürdistan harabeye döndü, ulusal dinamikler yok edildi, milyonlarca Kürd yerinden olup varoşlara mahkûm edildi ve 50 bin civarında Kürd hayatını kaybetti. Kürdlerin yüz yıldır ertelenen devletleşme hakkı açıkça satıldı. Yani ne geldiyse Kürdlerin başına geldi ve buna rağmen birileri “Kürdler bizi sattı” diyebiliyor…
Kusura bakmayın Apocularla birlikte siz Kürdleri sattınız. Hem de bilerek, isteyerek sattınız!
↧